Cem Yılmaz Türkiye'nin en komik adamı. Bunu kabul etmeyen kimse yoktur. Yıllardır yaptığı tüm işlerle farkını ortaya koyuyor. Her gösteri yaptığında kapalı gişe oynuyor, her film yaptığında gişe rekorları kırıyor, her programa çıktığında reytingleri patlatıyor. Türkiye'de marka değeri en yüksek iki ünlüden biri (Diğeri Tarkan). Ne yaparsa yapsın, olay olmayı, adından söz ettirmeyi başarıyor. Son Twitter olayı gibi.
Cem Yılmaz, birçok konuda bilgi sahibi bir insan. Gösterilerini ya da katıldığı programları izlediğinizde bunu rahatıkla görebiliyorsunuz. Çok araştıran, okuyan, merak eden bir yapısı var. Bunun sonucunda da birçok şeyi öğreniyor. Fakat bir konu var ki, Cem Yılmaz o konuda sınıfta kaldı: Sosyal Medya
Twitter, artık markalar için olduğu kadar ünlüler için de kaçınılmaz bir mecra. Ne de olsa, onlar da birer marka ve marka değerlerini korumak için buradan bire bir iletişim kurmalılar. Cem Yılmaz, bir Twitter hesabına sahip olmasına ve bu hesap Türkiye'de en fazla takipçi sayısına sahip hesap olmasına rağmen hep mesafeli durdu, hep aşağıladı. Bunu 'İnsani' bir yön ve 'Teknolojinin yozlaştırmasından kaçış' olarak göstermeye çalışsa da aslında işin aslı öyle değildi. Cem Yılmaz ilk kez çağın gerisinde kalmış ve adapte olamamıştı. Korkuyordu. Eğer o dünyaya girerse, çuvallamaktan korkuyordu. Öyle de oldu.
Yaklaşık 15 gün önce bir gece esti, yağdı, gürledi ve gitti. Sonra Tweetlerini de silerek eser bırakmadı bu olaydan. Belki Twitterı temizendi ama bu olay Cem Yılmaz'ın marka değerine büyük darbe vurdu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder